29.03.2024 - Beydağı Haber Ajansı Malatya Haberleri

SEÇİM AMA TERCİH Mİ?

SEÇİM AMA TERCİH Mİ?

Seçimler yaklaştıkça derin düşünceler başlar vicdanlarda.

Başlamalı aslında.

Niçin, kime oy vermek gerektiğini önce vicdanına açıklamalı insan.

Siyaset herkesin fikrinin olduğu bir kavramdır.

Seçimler aslında tercihleri elle tutulur gözle görülür hale getirirler.

Pekii seçmen  tarafından istenilen kişi mi seçiliyor?

Seçimlerin bamteli işte budur. SEÇMEN gerçekten istediği adaylar arasından mı tercih yapıyor?

Kendi tercihi olmayan,  önüne getirildiği için başka bir ifade ile seçilmesi dikte edilen  seçilenlerden HESAP SORMA HAKKI var mı seçmenin?

Bunun cevabı SEÇİLENLER tarafından her zaman ELBETTE VARDIR, her zaman kapım açıktır, hesap vermeye her zaman hazırım diye cevaplanır.

1946 öncesi Tek Parti dönemi ile çok partili dönem  arasındaki  TEK FARK  oyların gizli verilip, açık tasnif edilmesidir.

Çünkü,

1946 öncesinde seçime giren milletvekilleri ve belediye başkan adaylarının  belirlenmesi ile günümüzde seçime girecek milletvekilleri ve belediye başkan adaylarının belirlenmesinde uygulanan yöntem hemen hemen aynıdır.

1946 öncesinde de gitmediği, bilmediği illerden seçilenler vardı günümüzde de var.

1946 öncesinde de millet seçimden seçime hatırlanıyordu bugün de.

1946 öncesinde de her siyaset mekanizması SEÇİM SİSTEMİNDEN şikayet ediyordu bugün de.

Benzerlikler o kadar uzatılır ki karşılaştırmalı olarak nereden nereye algısı oluşur.

Oysa ekonomi 1946 öncesinden bu güne çok yol almıştır.

Boş verelim 1946 yılını, 2000 öncesi ve sonrası değişim bile baş döndürücüdür.

Ekonomi haricinde siyasette, bürokraside de değişimler olmuştur.

Yasalar değişmiştir.

Demokrasi gelişerek değişmiştir.

Bindiğimiz araçlar değişmiştir.

Seyahat ettiğimiz yollar değişmiştir.

Kullandığımız enerji çeşitlenerek değişmiştir.

Kişisel hak ve hürriyetler gelişerek değişmiştir.

Üzerimizdeki aksesuarlar değişmiştir. Eskiden normal bir insanın aksesuarı tarak veya saat iken, bugün aksesuarlarımız teknoloji ile süslenmiştir.

Her şey çok hızlı bir şekilde değişirken artık SEÇİM SİSTEMİ’de değişmelidir.

Seçim sistemi değişmelidir derken ilk etapta aklınıza geleni kastetmedim tabiî ki.

Yani baraj düşsün yükselsin demiyorum.

Gerçekten istediğimiz kişileri seçmenin yolu açılsın artık.

Açılsın ki gerektiğinde hesap sorulabilsin.

Açılsın ki gerektiğinde kapalı kapılar ardından ZÜMRE adına çalışanların yakasından tutulabilsin.

Açılsın ki seçildiği seçmenin menfaatini korumadığında, ya da SEÇMENİNİN aleyhine icraatları başladığında seçmen de dur diyebilsin.

Son yıllarda gündemin çok hızlı değiştiğine şahit oluyoruz.

Gün içinde bile birkaç defa gündem değişebilmektedir.

Ülkemizin dinamikliğine de böylesi bir değişim gereklidir.

Yani normal olan budur.

Bu normalliğin önündeki en büyük sorun ile ilgili bugünlerde yaşanan OLUMLU gelişmeleri elbette desteklemek gerekir.

Ancak İHMAL edilmemesi gereken birkaç konu hemen GÜNDEME alınmalıdır.

Anayasa hemen değişmelidir.

1982 anayasası gibi her maddenin devamında madde ile tanımlanan hak ve özgürlükleri KISITLAYICI bir madde bulunmamalıdır.

Hatta,

Hak ve özgürlükler başlığının altında, hak ve özgürlükler tanımlandıktan sonra bir madde eklenerek, Mahkeme Kararları haricinde, HİÇ BİR GEREKÇE İLE HAK VE ÖZGÜRLÜKLER KISITLANAMAZ maddesi eklenmelidir.

Bu konu çok önemlidir.

Seçmen artık ürkmek, korkmak istemiyor.

Seçmen artık özgür olmak istiyor.

Seçmen kendi istediği ve inandığı gibi yaşamak, çalışmak, eğitim görmek istiyor.

Anayasa, hak ve özgürlükler başka bir yazıda ele alınacak önemli konudur.

Ben yazımı başladığım gibi seçim ve SEÇMEN ile devam etmek istiyorum.

Bir önerim var,

Hem MİLLETVEKİLİ hem BELEDİYE BAŞKANLIĞI seçimlerinde

Her parti 3-5-10 ADAY göstersin.

A, B, C…. Partilerinin her biri 3-5- 10 aday göstersin.

SEÇMEN isteği PARTİYE oyunu versin.

İstediği Milletvekilini,

İstediği Belediye Başkanını TERCİH edebilsin.

Bu şekilde partiler içindeki küskünlükler ve çekişmeler de engellenmiş olur.

Ha demokrasi diyorsak unutulmaması gereken bir şey de

Bağımsız Adaylara SEÇİM YARDIMI yapılsın.

Çok derin düşüncelere dalmışım.

SİZ DE DALIN.

beraberdusunelim@gmail.com         

Yasin BİKRİYE

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

Bir Cevap Yazın